Eğitim
Müfettişleri Sorunlarına Çözüm Bekliyor
Eğitim sistemi,
tüm kurum ve birimleriyle bir bütündür. Ayrı ayrı
düşünülemez. Çünkü birbiriyle ilişkilidir ve de
birbirini tamamlayan özelliklere sahiptir. Sistem
içerisindeki bazı birimler ana hizmet birimleri
olduğu gibi bunların yardımcı hizmet birimleri de
vardır. Milli Eğitim sisteminin bu iki hizmet
birimlerinin yanında danışma ve denetim birimleri de
eğitim sistemine katkıda bulunan ve olmazsa olmaz
birimlerdendir. Bu birimler eğitim sisteminin
işleyişinde birbirini doğrudan etkileyen
birimlerdir. Dolayısıyla her hangi birimdeki
sorunlar sistemin diğer birimlerini olumsuz
etkileyecektir.
Bu gün itibarıyla Türk Eğitim Sistemi ikili
teftiş sistemine sahiptir. Birincisi bakanlık merkez
teşkilatında Bakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı,
ikincisi ise İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı
İlköğretim Müfettişleri Başkanlığı’dır. Her iki
birimde eğitim siteminde teftiş, araştırma,
inceleme, soruşturma gibi görevleri yerine getirir.
Bu işi yapan kişilere de Bakanlıkta Bakanlık
Müfettişi, İl Milli Eğitim Müdürlüklerinde ise
İlköğretim Müfettişi denmektedir. Biz burada
ilköğretim müfettişlerinin sorunlarına değinmek
istiyoruz. İlköğretim Müfettişleri İl Milli Eğitim
Müdürlüklerinde oluşturulan İlköğretim Müfettişleri
Başkanlıklarına bağlı olarak çalışmaktadırlar. Ülke
genelinde toplam 3000 civarında meslek mensubu
bulunmaktadır. Mesleğe alınırken öğretmenler
arasından sınavla alınmaktadırlar. Sekiz yıl
öğretmenlik yapmış olanların başvurma hakkı
bulunmaktadır. Sınav sonucunda yetiştirme sürecine
tabi tutularak üç yıl İlköğretim Müfettiş Yardımcısı
olarak görev yapmaktadırlar. Üç yılın sonunda
İlköğretim Müfettiş Yardımcılığı kaldırılarak
İlköğretim Müfettişliği kadrosu almaktadırlar. Bu
mesleğe alınan meslek mensuplarının bir kısmı Eğitim
Fakültelerinin Eğitim Yönetimi Planlaması ve
Ekonomisi bölümünde ikinci bir lisans eğitimi gören
öğretmenlerden seçilmiş kişilerdir. Bu bölümlere
girişte dört yıl öğretmenlik yapmış olma şartı
aranmaktadır. Ancak günümüzde bu bölümlerin bir
kısmı kapanmıştır. Yüksek Lisans düzeyinde eğitime
devam edilmektedir.
İlköğretim Müfettişleri özveriyle mesleğini
icra eden meslek mensuplarından oluşmaktadır. Milli
Eğitim Müdürlüğünün bünyesinde ilköğretim
okullarının denetimlerini yaptıkları gibi özel
öğretim kurumları ve diğer kurumlarda inceleme
soruşturma görevini de yürütmektedirler. İl
düzeyinde tüm kurumlara görev için gitmekte, hatta
en ucra köylere kadar giderek eğitimin denetimini
yerinde gerçekleştirerek görev başındaki
öğretmenlere rehberlik yapmaktadırlar. Bu görevleri
icra ederlerken her meslekte olduğu gibi bu meslekte
de birtakım sıkıntılar ve sorunlar yaşamaktadırlar.
Bu sorunlara tek tek değinmek istiyorum.
İlköğretim Müfettişlerinin sorunlarının başında
yaptıkları görevle kendilerine verilen unvanın
uyumlu olmayışıdır. İlköğretim kurumlarını haricinde
birçok kurumda denetim ve soruşturma görevleri
yapmaktadırlar. Ayrıca yaptıkları görev eğitimin
denetimi olması dolayısı ile ilköğretim kavramı bu
görevi anlam olarak taşımamaktadır. Bu nedenle isim
olarak eğitim müfettişliği kavramının yasal
düzenlemeyle getirilmesi gerekir. İlköğretim
müfettişliği yerine eğitim müfettişi kavramı aynı
zamanda meslek mensuplarının göreviyle ilgili
mesleki tatminin de sağlayacaktır.
Eğitim müfettişleri il milli eğitim müdürlüğünün
emrinde çalışıyor olması meslek mensuplarını işleyiş
olarak rahatsız etmektedir. Çünkü geçmişten
günümüzde süreci değerlendirdiğimizde birtakım İl
Milli Eğitim Müdürleri İlköğretim Müfettişlerini
kolluk kuvveti olarak çalıştırmak istemelerinden
kaynaklanan sorunlar yaşanmakta ve mesleğin
saygınlığı zedeleyen uygulamalar olmaktadır. Bu
nedenle Eğitim Müfettişleri Bakanlık merkez
teşkilatına bağlanmalıdır. Ayrıca il düzeyinde
çalışmaları ve aynı ilde ikamet ediyor olmaları
nedeniyle denetim görevini yaparken tanınmışlık ve
yüz aşinalığı görevini tam icra etmede zorluklar
oluşturmaktadır. Tayın ve nakil işlemlerinde
bölgelerde çalışma sürelerinden kaynaklan zorluklar
yaşanmaktadır. Eş durumu ve öğrenim durumundan
dolayı nakil işlemlerinde zorluklar yaşanmaktadır.
Yine mevcut uygulamada zorunlu çalışma yükümlülüğü
getirilmiş ve eğitim müfettişleri tayın ve nakil
konusunda sıkıntılar yaşaması sistemin tıkandığını
getirmektedir. Bütün bunlar değerlendirildiğinde
eğitim müfettişleri il milli eğitim müdürlüklerin
emrinden çıkarılarak birkaç ilin bağlı olduğu
bölgede ikamet etmeli ve bölge sistemine göre
çalışmalıdırlar. Zaten 2006 yılında yapılan 17.
Milli Eğitim Şurasında “İlköğretim Müfettişliği
‘Eğitim Müfettişliği’ adı altında Bakanlık merkez
teşkilatına bağlanarak yeniden yapılandırılmalıdır.
Yeni düzenleme doğrultusunda ‘Eğitim Müfettişleri’
yeni oluşturulacak çalışma merkezlerinde/
bölgelerinde görevlendirilmeli, kendi içerisinde
rehberlik ve denetim, soruşturma, okul öncesi ve
özel eğitim gibi alanlarda uzmanlaşmalıdır.”
Şeklinde karar alınmıştır. Bu kararın önerilmesinde
ve çıkarılmasında sendikamız yoğun bir gayret
göstererek önerinin kabul edilmesini sağlamıştır. Bu
kararın mutlaka uygulanarak denetim sistemi işler
hale getirilmeli ve eğitim müfettişlerinin sağlıklı
çalışabilmeleri için uygun çalışma ortamları
oluşturulmalıdır. Sendika olarak bu kararın
arkasındayız ve yasalaşıncaya kadar gayretimizi
sürdüreceğiz.
Eğitim müfettişlerinin bir başka sorunu ise ekonomik
gelirlerinin çok düşük olmasıdır. Ücretlerinin ve
aylık gelirlerinin denetledikleri kişilerden düşük
olması motivasyonlarını olumsuz etkilemektedir.
Eğitim Müfettişliği mesleği unvanlı meslektir. Bu
meslek idealize edilmiş meslektir. İnsanlar bu
mesleğe girerken ve bu mesleği icra ederken kariyer
meslek olarak girerler ve icra ederler.
Eğitimcidirler ve eğitimcileri eğitir ve rehberlik
ederler. Öyle ise mesleki doyumu sağlayan yönleri
güçlendirilmelidir. Bunun başında da ekonomik doyum
gelir ve bütün yönleriyle meslek mensuplarını
etkiler. Eşit işe eşit ücret mantığıyla bakılınca
diğer bakanlıklarda aynı görevi yapanlar ile
ekonomik bakımdan kıyaslamak bile mümkün değildir.
Gelirlerini rakamsal olarak burada ifade etmek
istemiyorum ancak denetledikleri kişilerden daha az
gelirleri olduğunu da ısrarla vurgulamak istiyorum.
Bu nedenle eğitim müfettişlerinin göstergesinde
değişiklik yapılarak 3600 göstergeye çıkarılmalıdır.
Eğitim müfettişlerinin yollukların zamanında
ödenmeyişi gibi birtakım sorunları da vardır ancak
bunlardan önce yapısal sorunun çözülmesi gerekir.
Yapısal sorun önerilerimiz doğrultusunda
çözüldüğünde diğer sorunlar ileride çözülecektir.
Eğitim müfettişlerinin sorunları yapısaldır.
Teferruatı konuşmak yerine yapısal değişikliğe
giderek sorunu başından çözmek gerekir. İnanıyorum
ki bu değişiklik meslek mensuplarını memnun
edecektir. Bu sorunların çözümü meslek mensuplarının
mesleği yüceltici rol ve davranışlarda bulunması ve
meslek dayanışması göstermeleriyle mümkündür. Biz
sendika olarak eğitim müfettişlerinin sorunlarını
çözümü için mücadelemize devam edeceğiz. Her zaman
yanlarında olacağız.
Halil Etyemez
http://www.egitimbirsen.org.tr/yazar_detay.php?id=1187&yid=10
|