Babam’a…
(Ailemizi
seçme hakkımız yoktur .Bu kaderdir,
kaderimde olduğun için şükrediyorum.)
ÇINAR
Sokakta yalnız
başına yürüyüşünü izliyorum ,
Gözlerimden süzülen iki damla yaş.
O giderken yüreğim de takılıyor peşine,
Geride kalmış çocukluğum, hercai gençliğim de…
52’nin Şubat’ında açıyor gözlerini dünyaya.
Şubat’ın ayazında doğduğundan mıdır?
Ya da
gözlerini açtığı toprağın kıraçlığından mı?
Yazgısında ya ayaz ya kıraç sürüyor hükmünü.
Kolay mıdır bozkırda boy vermek?
Kimler kırmadı ki yeşeren dallarını?
Ne fırtınalar savurdu gövdesini, kim bilir.
Kaç zemheri ayazında titredi yüreği?
O,
bozkırın ortasında kök salmasını bildi yine de,
Acıya
direnmeyi, yaşama bağlanmayı.
Kendi
gücüyle yeşeren bir fidanken,
Kökleri toprağa, dalları semaya uzanan;
Bir çınara dönüşmeyi.
Sokakta
yalnız başına yürüyüşünü izliyorum,
Gözlerimden süzülen iki damla yaş.
Ne
hüzünden ne ayrılıktan ağlıyorum;
Ben O
çınarın sürgünüyüm, yeşerttiği fidanım.
Babam,
Kurban
olduğum,
Seninle
duyduğum gururdur,
Akan iki
damla gözyaşım…
18/02/07
Emrem Gürses Gürbaş
Bu şiir
Hacıbektaş ve Yükseköğretim Kurumlarına
Yardım Derneği
'nin 2007 Mart-Nisan
sayısında yayımlanmıştır.
|